‘Ağır Roman Yeni Dünya’da, İstanbul’un muhteşem kaotik ruhu var!
İstanbul’un çok özü vardır.
Ve İstanbul bu yüzden çok değerlidir.
Bu özlerden biri de, periferide sıkışmış olan insanlara ait, onlara özgü çok renkli ve çok sesli kaotik hayatlardır.
Sistemin dışındaki bir egemenliktir bu.
Ağır Roman Yeni Dünya dizisinde, aynı hayat tarzını zorunlu olarak ayakta kalabilmek için benimsemiş insanlar var. Çingene’siyle, Rum’uyla, Ermeni’siyle, Müslüman’ıyla, hırsızıyla, kumarbazıyla, mahalleyi koruyan delikanlı çetesiyle, racon kesen delikanlısıyla, muazzam bir dayanışma içinde olan, haksızlığa karşı kendi kurallarıyla mücadele eden cesur insanlar bunlar.
Sisteme ve mafyaya karşılar.
Tek istekleri, mahallelerindeki düzenin bozulmaması, güle oynaya huzur içinde yaşamak...
Aralarında hiçbir ayrımı kabul etmiyorlar.
Onlar için insan olmak yeter.
Ama, hangi insan?
Ağır Roman Yeni Dünya, bunu sorguluyor bence.
Dostluğun, arkadaşlığın, yoldaşlığın ağır bastığı ve tüm değerlerin üzerinde tutulduğu bir hayat tarzı bu.
Kollamanın, korumanın, sakınmanın esas alındığı bir mahalle duygusu hâkim bu insanlarda. Bedeli ne olursa olsun mahallenin korunması gerekiyor onlara göre.
Metin Kaçan’ın Ağır Roman’ındaki Kolera Mahallesi’nin 40 yıl sonraki hâlini görüyoruz Yeni Dünya’da.
40 yıl önceki Kolera’nın efsanevi adamı Gıli Gıli Salih’in oğlu Salih Cunyır, beş yıl önce adam bıçaklama nedeniyle girdiği hapisten çıkacaktır. Kolera Mahallesi’nde büyük bir sevinç ve telaş yaşanmaktadır. Salih’i büyüten – babasının sevgilisi – Tina, Salih’e ölümüne aşk Kara Leyla ve Salih’in Kolera’dan yoldaşları Civa Necmi, Janti Metin, Zehir Ahu, Korsan İsmet, Kürt Memet ve mahalleli Salih’i karşılamaya giderler. Salih, Kolerra’nın umutla beklediği yeni kahramandır. Bir üniversitede öğretim üyesi olan Eylül, sosyolojik araştırması için tanıştığı ve hapishanedeyken bir süre görüştüğü Salih’ten – kendi kabul etmese de – çok etkilenmiştir. Onun hapisten çıkışını uzaktan, arabasının içinden izler ve cep telefonuyla kaydeder. Salih hapiste iken Kolera’da çok şey değişmiştir. Koleralıların derdi büyüktür. Salih’in hapiste kaldığı beş yıl içinde mahallelerini kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalmışlardır. Kentsel dönüşüm projesi onları dağıtmak üzeredir. Büyük inşaat şirketleri Kolera’nın etrafını sarmaya başlamıştır. Salih, hapisten çıktığı günün akşamında, mahalledeki kutlamalar sırasında gelen bir haberle yıkılır; mahallenin Ermeni sakinlerinden Topik, dükkanını inşaat şirketine satmayı kabul etmediği için dövülerek ağır yaralanmıştır.
Topik komadan çıkamaz, ölür. Salih, eski ekibini toplar, plan yapmaya başlarlar; Kolera eski Kolera değildir, dünya da eski dünya değil yeni dünyadır! Bu arada Sosyolog Eylül, Salih’i arar, buluşmak ister. Salih, heyecanlanır, o da Eylül’den etkilenmiştir çünkü.
Jeneriğinde, Metin Kaçan’ın aynı adlı romanından esinlendiği belirtilen Ağır Roman Yeni Dünya’nın senaryosunu Yıldız Tunç ve Murat Lütfü yazmış. Bence çok iyi yazılmış bir senaryosu var dizinin, Metin Kaçan’ın Ağır Roman’ının özünü, ruhunu, manasını koruyan çok başarılı bir esinlenme bana göre.
Metin Balekoğlu’nun yönettiği dizi, Star TV’nin kendi bünyesinde yapmış. Yapımcı olarak Kemal Can’ın imzası var.
Tamer Tıraşoğlu, Begüm Birgören, Sumru Yavrucuk, Nesrin Cavadzade, Özge Özpirinçci, Onur Saylak, Macit Koper, Murat Daltaban ve Erkan Bektaş’ın rol aldığı Ağır Roman Yeni Dünya, hikayesiyle, yönetimiyle, oyuncularıyla, müziğiyle, mekanlarıyla, dekor ve aksesuarıyla, jeneriğiyle, dizi sektörümüzde nadir rastlanan bir bütünlük arz ediyor.
Ve tüm bu çalışmalar, hiçbir maniyere kaçmadan, ilginç bir anlatım sadeliği içinde hem gerçekçi, hem hayalci, hem de mizahi bir üslupla sunuluyor. Seyirciyi içine çeken bir sıcaklık hakim dizide. Bu sıcaklığı doğuran belli başlı unsurlardan biri de Sumru Yavrucuk’un olağanüstü oyunu.
Sumru Yavrucuk, hayranlık uyandıracak kadar iyi canlandırıyor Tina karakterini.
Ben sevdim Ağır Roman Yeni Dünya’yı.
Yolu açık olsun.
Taraf